Şubat 07, 2016

Ahmet Özhan - Biz Güzeliz Sen De Güzelleş



Biz güzeliz sende güzelleş, beze kendini bizim huyumuzla huylan, bize alış başkalarına değil
Bir katre olma, kendini deniz haline getir, mademki denizi özlüyorsun, katreliği yok et gitsin
Beri gel beri! Daha da beri! Niceye şu yol vuruculuk?
Mademki sen bensin, bende senim, niceye şu senlik, benlik
Şefkatte, merhamette güneş gibi ol
Ayıpları örtmekte gece gibi
Keremde, cömertlikte akarsu gibi ol
Tevazuda toprak gibi
Hoşgörüde deniz gibi ol
Öfkede ölü gibi

Ya olduğun gibi görün
Ya göründüğün gibi ol!

Bir mertebedir ki o, her nefeste gözsüz görür, elsiz tutar orada insan
Ölümümüzden sonra mezarımızı yerde aramayınız
Bizim mezarımız ariflerin gönüllerindedir
Can sana döküldü seninle birleşti, candan senin kokunu duymadayım diye okşarım onu
Ben hem hamım, hem kavrulmuş
Hem gülmedeyim, hem ağlıyorum,
Alemi de hayretlere salmışım
Kendimde hayretteyim
Vuslat içinde ayrılığa düşmüşüm ben
Yüceliğinden göklere bile sığmıyorsun
Nasıl oldu da sığdın şu gizli gönlüme?
Dalda yaprak titriyor
Bedenimde gönlüm
Dalın titreyişi rüzgardan
Gönlümün titreyişiyse o güzelin yüzünden
Tövbe vaktidir dedim ben
Bana dedi ki bir aşık: "Ben dün tövbe ettim
Senden daha eski tövbekarım"
Susmak bal şerbeti içmekten daha iyidir
Sözü yak, vazgeç kinayeden
Sabır aşka kar etmez, sabırla aşk bir arada bulunamaz,
Akılda aşığın derdine yetişemez, derman bulamaz
Doğandan aslı nesli belli olan keklik korkar, sineğe o korkudan pay yoktur, çünkü doğan sinek avlamaz sinekleri ancak örümcekler avlar
Gönül olmasa gözün hiç bir şey göremez
Gönül akıl nurlarıyla nurlanırsa o nurdan gözede pay verir
Tanrıya layık olan nurun şulesi, ona ulaşanlara nur görünür ama ondan uzak kalanlara ateş gibidir
Suyu sayıklayıp duran testini suya daldır
Daldırınca ağırlaştığını anlarsın
Anlarsında su olduğuna inanırsın
Taş yürekli körler, görmesinler yine bizim gördüklerimizi
Biz onların körlüklerine rağmen gördük
Meyve nasıl ağaçta biterse, aşkta asılmakla canlanır
Sus, çünkü aşk bülbülü ötmede,
Bülbülün karşısında turaca susmak düşer
Aşıklar hastalanır ama ölmez
Ay incelir ama yıldız olmaz
Bu kadar gam yeme sen
Aşık nefis, kötülüğü emretmez
Kimin hırkası ben olursam çıplak kalmaz o
Kimin çaresi bensem, çaresiz kalmaz o
Sen söylemezsen söz onun sözü olur
Sen örüp dokumazsan, senden örüp dokur
Toprak olduğum zaman yine toprağım
Zerre zerre olur, aşk kesilirim
Hangi tozdan bir ses duyarsan, bil ki o tozun içinde benim zerrem var
Su nasıl ayı yansıtır bildirirse, bedenlerde canı bildirir
Bülbüller gibi feryat edelimde, avlayalım onları, onun işi naz,
Bizim ki niyaz feryat etmeyelim de ne yapalım?
Ey yaprak, bir güç buldun da çıktın hapisten
Nasıl yardın dalı, nasıl çıktın zindandan?
Söyle de bizde kurtulalım bu hapisten
Ben yaşadıkça Kuran’ın bendesiyim, ben Hz Muhammed’in ayağının tozuyum biri benden bundan başkasını naklederse ondanda bizarım, o sözden de
yemeden doyun, kulaksız duyun, harfsiz konuşup susun söz bitti artık.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder